Şehitlerimizin intikamı...


TSK İLE HİÇ BİR RESM
Π BAĞIM YOKTUR.

Hatta TSK düşmanı bile diyebilirler bana çünkü özellikle 1980 sonrası TSK bedevileştirildi... Bu operasyonlara itiraz eden Atatürkçü askerlerin başına neler geldiğini artık herkes biliyor...

Kısa bir girişten sonra asıl konuya geleyim. 
Fatih cami bombalanacak palavrası ile ne kadar Atatürkçü subay varsa tamamını iftiralarla zindanlara atıp, TSK içindeki son Atatürkçüleri kazımayı başardılar.

Bir çok askerimiz zindanlarda ölümle pençeleşti. Bazılarını kaybettik...
Fatih cami bombalanacak palavrası ile nankör Türk milletinin en az yarısı kandırıldı...

AKP'ye oy verenler bin bir türlü palavralara inanıp, askerlerimize hakaretler savuruyordu... Bunları kimse unutmadı...

Sonra birden ERGENEKON, BALYOZ, POYRAZKÖY, FUHUS, SUİKAST, CASUSLUK, AY IŞIĞI MAY IŞIĞI gibi masalların TSK'ya atılan bir iftira olduğu ortaya çıktı...

Evlenme vaadi ile kızlığı bozulup sonradan kapıya koyulmuş kadınlar gibi; Ergenekon'un savcısıyım diyen Hırsız, ''kandırıldım'' deyiverdi...
Bunları zaten herkes biliyor...

Şimdi İstanbul'da yaşayan vatanseverlere bir çağrı yapacağım...

Elinize alın sapanları; tepki olarak Fatih camisinin bütün camlarını indirin...
İsrail her gün camileri basıp, askerleri Münine kadınlara tecavüz ediyor, hamile bırakıyor... Kimsenin bu tecavüzlere ses çıkardığı yok.

Sapanlara koyacağınız taşlar iri olsun. Üzerine ''şehitlerimizin intikamı'' yazın.

Cem Akkılıç
4 Temmuz 2015



 

Kamboçya Cem Akkılıç



Kamboçya Sihanoukville Cem Akkılıç 2015 paylaşan: cemakkilicthailand


Bişkek şehrinin kasveti ve Kırgızların Türk vatandaşlarına yaptıklarını gördükten sonra Kamboçya'ya gitmeye karar verdim. Önce Rusya'nın Irkust şehrine gidip bir gece konakladım. Oradan doğru Bangkok... Altı aydır Tayland'a uğramamıştım...

Bangkok'ta iki gece konakladıktan sonra rotamı Kamboçya'ya çevirdim.  Yanımda sürekli taşıdığım kitaplarım aşırı ağırlık yapmasına rağmen (53 kitap almışım yanıma) beni frenleyemedi.

Maceracı yapım dolayısıyla Bangkok'tan uçağa binmek yerine, otobüs yolculuğunu seçtim ve Kamboçya'nın Paoy Paet sınır şehrine gittim.

Şehir ülkenin iki giriş kapısından birisi ve oldukça dağınık ve pislik içindeydi. Tam bir kaos yaşanıyor... Kamboçya vizesi sözünü ettiğiM şehirden girerken alınıyor. Ancak benim yaşayacağım yer Sihanouk ville olacağı için Paoy Paet yanlış seçim oldu. Çünkü Sihanouk Ville'ye daha yakın bir giriş kapısı daha varmış. Tecrübe yaşanarak elde ediliyor.

İki gece konaklayıp, özel taksi ile rüyalar şehri Seam Reap'e ulaştım. Şehrin tam ortasında bir nehir akıyor. Tapınaklar ve Avrupalıların işlettikleri restoranlarda her türlü yemek mevcut. İtalyan makarnasından tutun, biber dolmasına kadar her şey var. 

Kamboçya şu an dünyanın en çok turist çeken ülkesi durumunda. İnternette yayınlanan ciddi listelerde birinci sırada...

Bu konuda Kamboçya Paris'i bile sollamış durumda. Seam Reap Angkor Wat tapınağı ile ünlü bir Asya kenti... Ancak bir an önce gideceğim yere ulaşmak için Angkor Wat tapınağını ziyaret etmedim. Nasıl olsa Kamboçya'da uzun zaman yaşayacağım...

Büyüleyici güzellikteki Seam Reap'e elveda diyerek yataklı otobüsle Sihaonuk ville'ye doğru yola koyuldum. Khmer kız arkadaşım yolda bana eşlik etti.

Yataklı otobüslerden biraz söz etmek istiyorum; bu otobüslere otel otobüs diyorlar ve boylu boyunca yatıyorsunuz. Etrafınınız perde ile kapalı... Tamamen izole olup, rahat bir yolculuk yapıyorsunuz...

KAMBOÇYA MÜSLÜMAN DEĞİL BUDİST ÜLKESİ

Sihanouk ville sahil kenti ve yağmur mevsimi olmasına rağmen turistler gelmeye devam ediyorlar. 

Deniz kenarında restoranlar ve barlar var... Kamboçyalılar akşamları kumsalda piknik yapıyorlar ve mangal yakıyorlar. Sürekli havai fişek patlatıyorlar... Kumsalda ateş yakıp, turistlerle birlikte eğleniyorlar... 

Etraf hiç kirletilmiyor. Tek bir çöpe rastlamak mümkün değil. Ülkede belediye yok!.. Temizliği burada yaşayan insanlar yapıyorlar...

Türkiye'de magandalar etrafı çöplüğe çeviriyorlar...

Sihanouk ville'de bir tane polis görmedim. Hatta kaldığım otelin hemen yanında turist polis merkezi var. Dükkanı kapatmış adamlar. Çünkü polise ihtiyaç yok!.. Pasaportumu otelde bırakıyorum; çünkü yolda bana pasaport soracak polis yok!.. 

Türkiye'de adım başı GBT çeken polisleri düşünün...
  
Kavga bile çıkmıyor...


KADINLAR TECAVÜZE UĞRAMIYOR ÖLDÜRÜLMÜYOR

Bu ülkede kadınlar rahat rahat tek başlarına dolaşabiliyorlar. Rahatsız eden yok!.. Ve herkes tatil modunda... Müslüman ülkelere özgü vahşet, insanlara baskı, zorlama yok... Din pompalama yok... Türkiye'de her gün bir kadın cinayeti işlenirken, Kamboçya'da böyle bir şey yok!..

Gecenin ilerleyen saatlerinde tek başına kumsalda dolaşan turist kadınlar var Kamboçya'da... Türkiye'de olsa başlarına neler gelir bir düşünün...

Vay efendim; neden oruç tutmuyorsun diyerek pis pis bakış atan, hatta fırsatını bulsa sürüler halide saldıran çakal sürüleri yok!..

Tayyip Erdoğan gibi din satıcısı yok!..

Haftada bir Tayyip'i neden eleştirdin diyerek evinizi basıp, elektronik eşyalarınıza el koyan polisler yok.

Adnan Oktar gibi Yahudilerden Mason diploması alıp, Atatürkçülere iftira atan şebeke liderleri yok!..

Kısacası yobazlıktan eser yok...

Asya turum devam ediyor ve Kamboçya benim için oldukça uygun bir ülke. 

Sihanouk ville turkuaz denizi ve altın kumsalları ile büyüleyici güzellikte bir belde havasında.

Cem Akkılıç
26 Haziran 2015

Kamboçya vizesi  hakkında çok e posta alıyorum. Şu an ülkeye otobüsle girişte bir aylık turist vizesini 35 dolara alabilirsiniz. Uzun süre yaşamak için yıllık 300 dolar karşılığı çalışma vizesi alınıyor. Bu vize oturum hakkı sağlıyor.






 




































Tekrar gitmeliyim Kamboçya'ya çünkü çok özledim o ülkeyi...
Cem Akkılıç
Denizci eskisi, blog yazarı, bostan korkuluğu
http://cemakkilic.tumblr.com/post/123042773204/asya-k-tas-kambocya-tayland-s-n-r-nda-gecen-iki
Bisküvi, şeker aldığımız bakkal amcaları bilmez bu nesil!.. Çünkü onlar otuzunu geçmişler için hatıralarda kaldılar...

Mahallesinde yufkacı olan kaç kişi var?!..

Artık AVM'ler var...

Neydi sahi bu AVM'ler?..

Tamamı Yahudilere ait alış-veriş merkezleri...
 
Yahudi gelip AVM'sini dikecek, 800 liraya asgari ücrete Türk köleler çalıştıracak, 1 liralık şeyi vergilerle 10 liraya kakalayacak... Bir taşla iki kuş vuracak...Kısacası Müslümanlara kol gibi sokacak... Sonra parasını İsrail'e götürecek...

Cami yolu bilmeyen Türbanlı sürtüklerin devamlı AVM'lerde fink atmasını geçtim, zaten onların Ilımlı İslam dininde ibadethaneleri Yahudi malı AVM'ler... Geçtim onları da; İsrail'e kim karşı çıksa bildiğin ''paket'' ediliyor... 


Sokağa çıkmayacaksın, itiraz etmeyeceksin... İsrail çölün ortasında sıradan bir işçisine 4000 Amerikan doları maaş verirken, sen doal kaynakları zengin bir ülkede 800 liraya şükür edeceksin... Eyvallah çekeceksin...

Rahmetli kadayıfçı Erbakan doğru söylemişti; Yahudiler kendilerine küfür ettire ettire taptırırlar...

AVM bir sembol aslında... AKP'nin İsrail yanlısı politikalarına kim karşı gelse, soluğu en iyi ihtimalle savcılık kapılarında alıyor... 


Uyduruk fotokopileri delil diye gösteren utanmaz, sıkılmaz savcılardan iyi bilirim çünkü ben o Adliye kapılarını.

Kısacası; AKP diktasında İsrail'e karşı gelmeyeceksin...


Cem Akkılıç

14 Ekim 2014



Kartal yuvası Heybeliada 2006/07

KARTAL YUVASI





























Flickr


Heybeliada Kartal yuvası
Her sabah bu manzarada uyanmak ve martılarla konuşmak...
Muhteşem.

Uzakları özleyen bir martı gibi kalpler
Sevginin sahilinde gözlerimin ufkunda...
Seyyan Hanım